Güzel Sözler Ve Deyimler
Bazen çok konuşmadan çok şey anlatabiliriz. Nasıl mı? Güzel sözler ve deyimler bu konuda bize çok yardımcı olur. Bende size bazı güzel sözler ve deyimler yazdım. Hadi içinden cımbızla çekip size uyanları kullanın.
- Aklına gelen başına gelmek
Olacakları bile bile yanlış yapmak.
- Akla karayı seçmek
Sonuca ulaşana kadar çok zahmet çekmek.
- Ahrette on parmağı yakasında olmak
Haksızlığa uğrayan kişi, hakkını öbür dünyada kendisinden davacı olarak olması.
- Al aşağı etmek
Birini bulunduğu mevkiden indirmek.
- Ana baba günü
Sıkıntılı kalabalık.
- Anasından doğduğuna pişman etmek
Çok eziyet ederek canından bezdirmek.
- Aralarına kara kedi girmek
Aralarına soğukluk girmek, birbirlerine gücenmek.
- Armudun sapı var, üzümün çöpü var demek
Hiçbir şeyi beğenmemek ve her şeyin bir kusurunu bulmak.
- Ateş bacayı sarmak
Bir olayın tehlikeli bir durum alması.
- Ayağını sürümek
Birinin gelmesi, ardından başkalarının da gelmesine yol açmak.
- Başına çorap örmek
Birini kötü duruma düşürmek için gizli plan yapmak.
- Bardağı taşıran son damla
İnsanın sabrını tüketen son hareket.
- Baltayı taşa vurmak
Farkında olmadan karşısındakini rahatsız edecek, kızdıracak söz söylemek.
- Basireti bağlanmak
Olabilecekleri sezdiği halde uygun biçimde davranamamak.
- Canına tak etmek
Artık dayanamamak, pes etmek.
- Daldan dala konmak
Sık sık fikir değiştirmek. Bir işi bitirmeden öbürüne başlamak.
- Dağ fare doğurdu
Beklentinin çok büyük olduğu bir durumda, istenilenin çok altında bir sonuç almak.
- Eski köye yeni adet getirmek
Alışılmış durumun aksine yeni bir şey yapmak.
- Gafil avlanmak
Beklemediğiniz bir anda, beklenmedik bir durumla karşı karşıya kalmak.
- Gözü dönmek
Bir olaya aşırı tepki vermek ve istem dışı davranmak.
- İpe un sermek
Yapmak istemediği bir işe olmayacak bahaneler uydurmak.
- Kan beynine sıçramak
Aşırı sinirlenmek, aşırı tepki vermek.
- Kendi mezarını kazmak
Kendisine zarar verecek, belkide ölümüne sebep olacak işler yapmak.
- Nevri dönmek
Sinirlenip bunu belli etmek.
- Ocağını söndürmek
Ailenin dağılmasına sebep olmak.
- Ailenin dağılmasına sebep olmak
Haksız yere eziyet çekmek, zarar ve ceza görmek.
- Oldu bitti ye getirmek
Emrivaki yapmak, geri dönülmesi güç bir durum oluşturmak.
- Pabuç bırakmamak
Yılmamak, korkmayıp yapacağından vazgeçmemek.
- Rahat yüzü görmemek
Huzur, bolluk, görmemek. Sürekli sıkıntı, darlık çekmek.
- Ruhu bile duymamak
Anlamamak, hiçbir bilgisi, haberi bulunmamak. Olan biteni sezememek.
- Rüyasında bile görememek
Olacağını hiç aklına getirmemek, ihtimal bile vermemek.
- Saç saça baş başa olmak
Kıyasıya kavgaya tutuşmak. - Sağlam kazığa bağlamak
Bir işin aksamadan yürümesini sağlayacak önlemleri almak ve güvenilir bir duruma getirmek.
- Taş attı da kolu mu yoruldu
Bu kazancı sağlamak için hiç yoruldu mu, emek verdi, para harcadı mı?
- Taşı sıksa suyunu çıkarır
Bedence çok kuvvetli, dinç kimse.
- Üstü kapalı konuşmak
Açık, kesin ifadeler kullanmadan konuşup dinleyenin anlamasına bırakmak.
- Üstüne bir bardak soğuk su içmek
O işten umudunu kesmek, o işin olacağına inanmamak, parasını ya da malını almaktan vazgeçmek.
- Vebali boynuna olmak
Bir işin günahını yüklenmek.
- Vur dedikse öldür demedik ya
Bir işi yerine getirirken aşırılığa kaçıp da o işi berbat edene karşı söylenir.
- Yakayı ele vermek
Yakalanmak, kaçamamak.
- Yere bakan yürek yakan
Uslu, uysal, sessiz görünüp gizliden gizliye ve sinsice dolap çeviren kimse.
- Zemzemle yıkanmış olmak
Biri, ötekine göre çok daha iyi nitelikte olmak.
- Zevkten dört köşe olmak
Çok mutlu olduğu anlaşılmak, çok sevinip keyiflenmek ve aşırı zevk duymak.
İşte böyle, az söz söyleyip çok şey anlatmak.